BİLİNÇDIŞININ ÖZELLİKLERİ
- Bilinçdışı ruhsal süreçler sözcüklerle simgeleşmemiştir, sözcük öncesi (preverbal) niteliktedirler. Bu yüzden bilinçdışına ulaşılamaz. Bilinçdışı simgeleştiği anda benlik devreye girmiş demektir.
- Bilinçdışı arzu, dürtü ve anılar karşıtlık kuralına bağlı değildirler. Yani karşıt olan öğeler düşlerdeki gibi yan yana, iç içe olabilirler. Örneğin bir kadının sakalları olabilir.
- Bilinçdışı süreçlerin yüklenimleri birinden ötekine kolaylıkla aktarılabilir.
- Birçok arzu ve dürtünün enerji yükü tek bir arzu, düşünce ya da anıda yoğunlaşabilir.
- Bilinçdışı zihinsel süreçler zaman ve yer tanımazlar. Neden-sonuç ilişkilerine gerek duymazlar. Gerçeklikle ilişkileri zayıftır. Dış gerçekliğin yerini psişik gerçeklik almıştır.
- Bütün ve parça ilişkisi gerçekliği tanımaz. Bir parça, bütünü simgeleyebilir. Parçalar kolaylıkla yer değiştirebilir. Burada gerçekliğin sınıflamalarını bozan bir genelleme devreye girer. Yukarıdaki maddeler aynı zamanda birincil süreç düşünme biçiminin özellikleridir. Birincil süreç düşünme biçimi haz ilkesinin kontrolündedir.
- Bilinçdışı arzular ve dürtüler haz ilkesine bağlı olarak doyum ve boşalım ararlar. Doyumun anında ve tamamıyla gerçekleşmesi amaçlanır. Bu yüzden bilinçdışı sürekli etkindir. Hoşnutsuzluk yaratabilecek durumlardan sürekli kaçınılır.