ANTİDEPRESAN KULLANIMINDAKİ YANLIŞLIKLAR VE YANLIŞ BİLGİLER
Dünya Sağlık Örgütü depresyonu çağımızın en önemli ve en sık karşılaşılan hastalıklarından biri olarak değerlendiriyor. Tüm dünyada depresyonun sıklığı artarken, tedavi arayışları da artmakta. Rakamlar ülkemizde ilaç kullanımının arttığını gösterirken, son yıllarda ülkemizde, bu hastalığın tedavisinde kullanılabilecek psikoterapi yöntemlerinin etkin biçimde kullanımı da artıyor. 2000 yılından beri ülkemizde depresyonun psikoterapisi konusunda psikiyatristlere ve psikologlara eğitim veren kurumların nitelikleri ve nicelikleri iyileşiyor. Halkımız da artık daha bilinçli.
Türkiye'de antidepresan kullanımı son 9 yılda (2003-2012) %164, son beş yılsa %50 artmıştır. Son yıllarda gözlenen bu artış, bazı çevrelerce endişe verici olarak kabul edilmiştir. Konu dikkat çekicidir ve iyileştirilmesi gereken noktalar mevcuttur.
Avrupa ülkelerine bakarsak, İngiltere'de antidepresan kullanımında yılda yaklaşık yüzde 10 gibi bir artış olduğu belirtilmekte. Londra Üniversitesi tarafından 2000 ile 2002 yılları arasında 9 Avrupa, Kuzey ve Güney Amerika ülkesinde yapılan karşılaştırmalı bir istatistik çalışması, adı geçen yıllarda İngiltere’de çocuklara antidepresan reçetesi yazılmasının yüzde 68 oranında arttığını ortaya koydu. Antidepresan kullanımındaki artışın en az olduğu Kanada ve Almanya'da bile artış oranının yıllık yüzde 13 olduğu saptanmış.
AİLE HEKİMLERİNİN ANTİDEPRESAN YAZIMINDA GÖZLENEN MÜTHİŞ ARTIŞ
Bu oranlarla kıyaslandığında Türkiye’de antidepresan kullanımındaki artış çok da garip gelmiyor insana. Yapılan istatistiki araştırmalarda üzerinde durulması gereken konu, Türkiye’de psikiyatrik ilaçların diğer tıp branşlarında, özellikle de aile hekimleri tarafından yazılmasında görülen artıştır. Her doktor antidepresan yazabilir, çünkü antidepresanlar yalnızca depresyon tedavisinde kullanılmaz ve her hastalıkta depresyon ile karşılaşılabilir. Buna rağmen aile hekimlerinin antidepresan yazımında son iki yılda gözlenen %150’lik artış burada başka bir etken olabileceğini düşündürmektedir. Bu etkenleri araştırmak ve yönlendirmek sağlık bakanlığının işidir. Fakat siz, depresyon tedavinize aile hekiminiz ile başladıysanız ve tedavinizden istediğiniz yanıtı alamıyorsanız mutlaka bir psikiyatriste başvurunuz.
İLAÇ TEDAVİNİZİ PSİKİYATRİST DENETİMİNDE SÜRDÜRÜNÜZ
Diğer yandan ilaçların daha az kullanılması her zaman tercih edilir ama antidepresanlardan ve psikiyatrik tedavilerden kaçınan bir yaklaşım yalnızca insanımıza acı, sıkıntı, yıkım ve kayıp getirmektedir. Klinik tecrübemiz ve çalışmalarımız, tecrübeli hekimlerin gözetiminde antidepresanların ne kadar yararlı olduğunu, ne kadar kolay kullanıldığını gözler önüne sermektedir.
RUH SAĞLIĞINIZ ÖNEMLİDİR, SİZ DE ÖNEMSEYİNİZ!
Hiçbir zaman, insani sorunların, insan psikolojisinin yalnızca ilaçla düzelebileceği yanılgısına düşmemek gerekir. Tedavilerdeki yanlışlıklar ve eksiklikler genellikle; tedaviye yeterli zamanının ayrılmamasından, ehil kişilere başvurulmamasından ve kişilerin kendi sorunlarına yeterli ilgiyi göstermemesinden kaynaklanmaktadır. Ruhsal sorunlar fiziksel hastalıklardan daha kolay inkar edilmekte, görmezden gelinebilmektedir. Kişisel sorunları başkalarına yansıtmak ve çevreyi suçlamak da toplumumuzda sık görülen bir durumdur.
İLAÇ KULLANILAN PSİKİYATRİK TEDAVİLERDE NELERE DİKKAT EDİLMELİ?
Bir psikiyatrik değerlendirme 30-50 dakika arasında sürmeli, sorunlar ve oluşum biçimleri detaylarıyla araştırılmalı, ilaç tedavisiyle birlikte mutlaka psikoterapi de uygulanmalı, tüm tedavi boyunca bir psikiyatristle bağlantı sürdürülmeli, tedaviyle ilgili sorunlar yine psikiyatristle birlikte çözülmeli, ilaçlar ve tedavi biçimi konusunda başvurulan doktordan mutlaka bilgi alınmalı, tedaviyle ilgili başka kaynaklardan (internet, ilaç prospektüsü, başka hastalar gibi) alınan bilgiler yine doktorla birlikte değerlendirilmelidir.
Son yıllarda üretilen antidepresanların yan etki sıklıkları düşük, etki düzeyleri yüksektir. Bir yan etkiyle karşılaşılırsa antidepresan değiştirilebilir. Amaç hastanın hiçbir yan etkiyle karşılaşmadan tedavisini sürdürebilmesidir. Bir antidepresanın etkinliğinin değerlendirilmesi için 3-5 hafta gerekir. Antidepresanlar kullanıldıkları anda bir etkileri hissedilmez, etkileri zaman içinde ortaya çıkar.
Son olarak; antidepresan kullanımı ile daha hızlı bir tedavi yanıtı alınır, ama yalnızca ilaç kullanılarak bir tedavi elde etmeye çalışmak zaman ve para kaybettirecektir. Çünkü tedavide yalnızca ilaç kullanılıyor, kişi sorunları ve çözümleri konusunda bir sorumluluk ve çaba göstermiyorsa, kişinin iç dünyasında bir değişim olmuyorsa, belki ilaç kullandığı dönemi rahat geçirecek ama ilacı bıraktıktan kısa süre sonra yakınmaları yineleyecektir. Bu sorun depresyonun ve diğer psikiyatrik sorunların tedavisinde ülkemizde karşılaştığımız en ciddi sorunlardan birisidir. Bu yaklaşım yanlışlığı, tekrar hastalanmaya, uzun süreli ilaç kullanmaya ve hastalığın bir yaşam biçimine dönüşmesine neden olmaktadır.