OBSESİF KOMPULSİF BOZUKLUK
Obsesyon; tekrarlayıcı ve zorlayıcı düşünce, duygu, fikir veya duygudur. Kompülsiyon ise sayma, kontrol etme ya da kaçınma gibi bilinçli, standardize, tekrarlayıcı düşünce ya da davranıştır. Obsesyonlar kişinin kaygısını arttırırken, kompülsiyonlar azaltıcı etkiye sahiptir. Kişi obsesyonlarının mantıksız olduğunu farkındadır.
Obsesif kompülsif bozukluk’ta tek başına obsesyon veya kompülsiyon veya her ikisi birlikte bulunabilir.
Yapılan araştırmalarda beyindeki bazal gangllionlarda, frontal lobda ve cingulumda değişimler olduğu saptanmıştır.
Psikanalitik Kurama göre obsesif kompülsif belirtiler bilinç dışı bir çatışmadan kaynaklanmaktadır. Ritüeller ise yasaklanmış duygular veya rahatsız edici yaşantıları engellemektedir.
Klinik Özellikler:
Çocuk ve ergende rastlanılan en yaygın obsesyonlar; mikrop bulaşma korkusu, kendine ve diğerlerine zarar vereceği korkusu ve dini takıntılardır. En yaygın kompülsiyonlar ise aşırı yıkanma, tekrarlama, kontrol etme, dokunma, sayma ve düzenlemedir. Ayrıca ilkokul çağındaki çocuklarda en sık görülen kompülsiyon sayma ve simetridir.
Genelde zaman içerisinde obsesyon ve komoülsiyonların değiştiği görülmektedir.
Uzun süre ödev yapmaya çalışan faka üretken olmayan bir şekilde ödev yapmaya çalışan , ayrıntılarla fazla uğraşan, aşırı su ve sabun kullanan, yabancıların eşyalarına dokunmasından hoşlanmayan yapıları vardır.
Tedavi ve Seyir:
Uzun süreli tedavi ile iyileşmeler sağlanabilmektedir. Bireysel psikoterapi olarak psikanaliz veya davranışçı tedavi denenebilir. Farmakolojik tedavi olarak yeni nesil antidepressanlar kullanılması uygundur. Yanıt alınmayan vakalarda trisiklik antidepresanların kullanılması faydalı olabilir. Klomipramin en etkili ilaç olmasına rağmen yan etkileri kullanımını zorlaştırır.